Bir Mütefekkir Olarak Ziya Gökalp

Bir Mütefekkir Olarak Ziya Gökalp

Dumlupınar Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Türkiyat Araştırmaları Topluluğu tarafından 3 Mayıs 2017 tarihinde “Bir Mütefekkir Olarak Ziya Gökalp” adlı konferans gerçekleştirildi.

Balıkesir Üniversitesinden davet edilen konuşmacılar Prof.Dr.Ali Duymaz ve Prof.Dr.Salim Çonoğlu, Ziya Gökalp’ın Türk Edebiyatındaki yerini ve önemini belirterek konferans konusuna giriş yaptılar. “Sen ben yokuz, biz varız.” Gibi daha birçok sözüyle Türk Edebiyatında önemli bir yer edinmiş olan Ziya Gökalp’ın fikirlerinden hareketle Ali Duymaz, halk ve halkıyyat kavramından söz etti. Ziya Gökalp’ı genç nesile tanıtabilmek ve ileriye taşıyabilmek için projeleri olduğundan bahseden Duymaz, aydınlarımızın bu konudaki duyarlılığına da dikkat çekti. Aynı zamanda Ali Duymaz, Ziya Gökalp’ın 20. Yüzyılın başındaki Türk aydınlanmasının en önemli ismi olduğunu da belirtti. Ardından Ziya Gökalp’ın nasıl bir ortamda doğduğu ve ortaya çıktığı ile sözlerine başlayan Salim Çonoğlu,  Ziya Gökalp ile ilgili iki unsur üzerinde durdu. Salim Çonoğlu, Ziya Gökalp’ı mayalayan şehirler ve Ziya Gökalp’tan etkilenen isimler üzerinde durarak,  “Diyarbakır onun hayatında Şark’a açılan bir penceredir.” Diyerek sözlerine devam etti. Fikir adamı denilince akla gelen ilk ismin Ziya Gökalp olduğunu belirten Çonoğlu, aynı zamanda Şark’tan gelen fikirler ile Garp’ın fikirlerinin onda çatıştığını belirtti. Bir milletin millet olabilmesinin yolunun fiziksel sınırlar ve zihinsel fikirler genişliğine bağlı olduğunu belirten Çonoğlu, Ziya Gökalp’ın ise bu zihinsel yolun edebiyattan geçtiğini söylediğini vurguladı. Son olarak uyanık, sabırlı ve olgun bir mütefekkir olan Ziya Gökalp’ın genç nesiller tarafından okunulması gerektiğini vurgulayarak konuşmalarına son verdi.

Konferans davetlilere topluluğun çini tabak ve teşekkür belgesi takdimi ile son buldu.

Son Güncelleme Tarihi: 04 Mayıs 2017, Perşembe