Katılım Finans
Faizsiz Bankacılık, Uluslararası Alanda Kabul Ve Talep Görmeye Başladı
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Domaniç Hayme Ana Meslek Yüksekokulu Domaniç Hayme Ana Bilim Kültür ve Sanat Topluluğu Kuveyt Türk Katılım Bankası’ndan “Katılım Bankacılığı Uyum ve Kontrol Kıdemli Yönetmeni” Veysel Alada’nın, Neova Katılım Sigorta’dan “İç Denetçi” Osman Muhammed Bilgin’in ve yine Neova Katılım Sigorta’dan “Katılım Uyum Sorumlusu” Süleyman Konur’un konuşmacı olarak katıldığı Katılım Finans konulu Domaniç Hayme Ana Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferansta Katılım Bankacılığı değişik yönleriyle anlatıldı.
Katılım Bankaları Finansal Krizlere Daha Dayanıklı
Katılım Bankacılığının anlatılıp İslami değer ve esaslarla ilgisi üzerinde durulan konferansta Veysel Alada,”Müslüman nüfusun ağırlıklı olduğu ülkelerde konvansiyonel bankacılık sektörünün faize dayalı altyapısı 1950’li yıllardan itibaren sorgulanmaya başlanmıştır. 1970’li yılların ortalarında faizsiz bankacılık sistemine yönelik ilk adımların atılması ile beraber faizsiz prensiplere uygun olarak faaliyet gösteren bankalar sisteme dâhil olarak Müslüman nüfusun ağırlıklı olduğu ülkelerde konvansiyonel bankalara önemli bir alternatif haline gelmeye başlamıştır. 1990’lı yıllara gelindiğinde ise faizsiz bankacılık uluslararası bankaların da ilgisini çekmiştir ve bu bankalar Müslüman nüfusun ağırlıklı olduğu ülkelerde faizsiz prensiplere uygun olarak da hizmet vermeye başlamıştır. Sektörün büyümeye ve gelişmeye başlamasıyla birlikte sistemin uygulamalarına yön verecek ve yasal düzenlemelerle sektöre destek olacak en temel kuruluşlarından birisi olan İslami Finansal Kuruluşlar Muhasebe ve Denetim Kuruluşu (AAOIFI) 1991 yılında kurulmuştur. Sektörün uluslararası alanda ilgi çekmesi ve büyümesini hızlandırması 2000’li yıllarda olmuştur. Faizsiz bankacılık kuruluşlarının verdiği hizmetler uluslararası alanda kabul ve talep görmeye başlamıştır. Ancak sektörün bugünkü rakamlarına ulaşmasındaki en önemli faktör 2008 yılında yaşanan ekonomik kriz olmuştur. 2008 yılında yaşanan ekonomik kriz döneminde konvansiyonel bankalar karlılık problemi yaşarken, faizsiz bankalar krizin reel sektörü de olumsuz etkilemeye başlamasına kadar büyümelerini ve karlılıklarını sürdürmüştür. Özellikle gelişmiş ülke ekonomilerini ve uluslararası finans sistemini derinden etkileyen kriz karşısında; faizsiz bankacılık sisteminin reel ekonomi ile iç içe faaliyet göstermesi sebebiyle daha dayanıklı olduğu görülmüştür. Günümüzde faizsiz bankacılık hizmetleri farklı ülkelerde ve coğrafyalarda genişlemeye devam etmektedir.
Katılım bankalarının finansal krizlere daha dayanıklı olduğunun görülmesiyle dünyada olduğu gibi ülkemizde de sektörün gelişimi 2008 ekonomik krizinden sonra hız kazanmıştır. Özel Finans Kurumu adıyla 1985 yılında Türk finans sektörüne giriş yapan ve 2005 yılında Katılım Bankası unvanını alan kuruluşlar, yatırım faaliyetleri alanında mevcut alacaklı-borçlu ilişkisi yerine, daha çok risk paylaşımına yönelik ortaklık ruhunu ön plana getirdiğinden sistemin algısını olumlu yönde etkilemiştir. Devletin de desteğini alan sektör 2008 yılından itibaren hızlı bir büyüme trendine girmiş” dedi.
Katılım sigortacılığına ilişkin tarihsel gelişim süreci hakkında bilgiler veren Osman Muhammed Bilgin, katılım Sigortacılığı, katılımcıların kendileri ile diğer katılımcıların tazminat ve/veya birikim ödemelerine ilişkin taleplerinin karşılanmasını teminen oluşturulan risk fonuna katkıda bulunduğunu, söz konusu fonun sigortacılık faaliyeti yapmasına izin verilmiş bir sigorta şirketi tarafından katılım finans ilkelerine uygun olarak yönetildiği ve ortak risk paylaşımı ile dayanışma esaslarına dayanan sigortacılık faaliyeti olarak tanımlandığını söyledi.
Bilgin, katılım sigortacılığının gelişiminde değindiği konuşmasında “katılım sigortacılığı” modelinin 2010 yılından beri Türkiye’de uygulama alanı bulduğunu kaydederek, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin verilerine bakıldığında toplam prim üretimi açısından katılım sigortacılığı sisteminin 2015-2020 döneminde yıllar itibariyle %24,2 ile %96,1 arasında değişen oranlarda büyüme kaydettiğini ifade etti.
Katılım Sigortacılığı Sigortalılara Bakiye İadesi Yapılıyor
Neova Katılım Sigorta’dan Süleyman Konur da, Katılım sigortacılığı mevzuatı hakkında temel bilgiler verdi, sigortanın İslami hükümleri ve işleyişi hakkında bilgiler aktardı, eğitim ve sertifikasyon süreçleri üzerinde durarak sektördeki güncel uygulamalar konusunda bilgiler verdi.
Katılım sigortacılığında, sigortalıya prim iadesi (bakiye iadesi) uygulaması yaptıklarını ifade eden Konur; bu kapsamda 2016 yılında biten poliçeler için 50 bin sigortalının toplam 5 milyon lira prim iadesi (bakiye iadesi) aldığını, katılım sigortacılığının en önemli özelliklerinden birisinin sigortalılara bakiye iadesi yapılması olduğunu sözlerine ekledi.
Akademik ve idari personel ile öğrencilerin ilgiyle izleyip konuşmacılara sorular yönelttiği konferansta konuşmacılar öğrencilerden gelen soruları da cevapladılar.
Konferansın ardından Domaniç Hayme Ana MYO Müdürü Öğr. Gör. Türkmen Kalkan, paylaştıkları bilgilerden dolayı konuşmacılara teşekkür ederek, günün anısına birer çini tabak takdim etti.